Boşanma Hukuku

 

BOŞANMA , AYRILIK  İLE  NAFAKA VE İLGİLİ MÜEYYİDELER;

Boşanma davaları adliyelerde büyük yoğunluk arzetmektedir. Boşanma, ayrılık, bununla ilgili nafaka yükümlülükleri, hukuki boyutlar taşımaktadır. Nafaka yükümlülüğünün ihlali, tazyik hapsini gerektiren bir suçtur. Nafaka, mutlak sürekli bir borç yükleyen külfet değildir. Şartları varsa kendiliğinden ya da dava yoluyla kaldırılması mümkündür. Aile mahkemesine başvurulacak şartlar oluşmuşsa, hakim yardım nafakasını kaldırabilir. Nafaka artırımı da şartları var ise hakimden alınacak karar ile mümkündür bunun için de nafaka artırım davası açılmalıdır. Çocuklar için ödenen iştirak nafakası, çocuğun belli bir yaşa ulaşması, eğitim hayatının sona ermesi, kız çocuğun evlenmesi gibi durumlarda sona erecektir. Türk Medeni Kanunu’ nun 182 nci maddesine göre, velayetin kendisine verilmediği eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. İştirak nafakası, çocuğun yiyecek, giyecek, barınma, sağlık gibi temel giderleri ile, eğitim, öğretim harçlık, ulaşım gibi giderleri içindir. Eğitim nafakası, iştirak nafakasının sona ermesiyle, Türk Medeni Kanunu’ nun 328 nci maddesine göre, ebeveynin bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar olup, erginlikten sonra eğitim devam ediyorsa bu yükümlülük eğitimin sonuna kadar devam eder. Çocuk bu nafakayı talep etmelidir.

Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davası sürecinde eşlerden birinin istemi üzerine Türk Medeni Kanunu’ nun 196 ncı maddesine göre, hakim tarafından karar verilen geçici önlem olup, eşlerden birine ve çocuklara boşanma sürecinde bağlanır. Birlikte yaşamaya ara verildiği süreçte de Türk Medeni Kanunu’ nun 197 nci maddesine göre haklı sebep olduğunda tedbir nafakasına hükmedilebilir. Tedbir nafakasının başlangıç tarihi dava tarihidir. Tedbir nafakası ödenmediğinde kesinleşmiş bir hüküm yani ilam olmadığından, İcra Müdürlüğü’ ne İlamsız Takip Talebi verilerek istenebilecektir.

Nafaka,  ödenen tarafın muhtaç olduğu kabul edilerek, hayatını idame ettirebilmesi için asgari ihtiyacı kadar bağlanan tutardır. Yoksulluk nafakası, Türk Medeni Kanunu’ nun 175 nci maddesinde düzenlenmiştir, boşanma kesinleştikten sonra ödenir ve süresizdir. Anlaşmalı boşanmalarda, yoksulluk nafakası boşanma protokolünde belirlenmelidir. Boşanmanın kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde yoksulluk nafakası talep edilmelidir.

İştirak, yoksulluk ve ve tedbir nafakaları, bakım nafakasıdır.

Nafaka ödenmediğinde, üç aylık bir zamanaşımı süresinde yapılacak şikayete bağlı olarak, ödemeyene üç aya kadar tazyik hapisi verilebilmektedir. Bunun sonucu olarak, son üç aya ait gecikmiş nafaka borcu ödendiğinde veya  infaz aşamasında da ödeme tazyik hapsini ortadan kaldırır. Bu ceza adı üzerinde tazyik amaçlıdır ve “Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması “ veya “para cezasına çevrilmesi” mümkün değildir. Birikmiş nafaka alacakları için şikayet mümkün değildir. Nafaka ile ilgili tazyik hapsi için görevli mahkeme İcra Ceza Mahkeme’ sidir. Şikayetçi duruşmaya katılmazsa veya borçlu ile ödeme protokolü yaparsa dava düşer, nafaka borçlusu gelmezse gıyabında hapis kararı verilebilir.

Yardım nafakası, Türk Medeni Kanunu’ nun 364 ncü maddesinde düzenlenmiştir. Madde hükmüne göre, herkes yardımcı olmadığı takdirde yoksulluğa düşecek olan akrabasına nafaka vermekle yükümlüdür. Akrabadan kasıt, üstsoy, altsoy ve kardeşlerdir. Nafaka yükümlüsünün yerleşim yeri Aile Mahkemesi’nde açılacak olan bu dava ile, mali gücü uygun olan yükümlü kişiden bu nafaka istenebilir.

Her boşanma ve ayrılık davasının kendine has özellikleri olduğundan, dava açılırken müdafi ve vekilin yani avukatın tam bir analizi ile  arzu edilen sonuca gidilebilir.

Alpertunga Budak
Avukat
Alpertunga Budak Hukuk & Danışmanlık Bürosu

BLOG